Türklerde Kentleşme

Türklerde Kentleşme

40 bin yıllık Altay uygarlık ürünü Türkçemizde Hiç bir söz anlamsız değildir, aksine çok derin anlamları vardır. Ulusumuzu tanımlama sözcüğü olan "Türk" tanımlaması bile; dayanıklı, sıhatlı, zorlu, çetin, güçlü anlamlarına gelmektedir.
Altaylı Türklerin ilk evleri "Kuren'lerdi" daha sonra sıcak ve rahat olan ağaçtan yapılmış konutlar inşa ettiler.
Buna "izbe" dediler.
İzbe sözcüğü , günümüz Türkçesinde ısı bina, sıcak yer anlamına gelen eski Türkçede "ısba" sözünden türetilmişti.
Bu izbe'lerin içine kerpiçten ocaklar yaptılar.
Kerpiçe, eski Türkçede kirpeç denilirdi, bu ocakta pişmiş kil demektir.
Daha sonra bulundukları doğal koşullara uygun maddeleri kullanarak taştan evler yapmaya başladılar.
Bu yerleşim birimlerine kent dediler. Binlerce yıl öncesinden beri söylemlerde kullanılan kent sözcüğü bile başlı başına Türk uygarlığının derin tarihinin delilidir. Günümüzde kullandığımız arapçadan girmiş olan şehir sözcüğüyle aynı anlamı olan kent tanımlaması taştan yapılan yapılar topluluğu anlamına geliyor.
Konar göçerlerimiz yurt tuttukları bozkırlara  sıcak yuva/yurt anlamına gelen ısıtep dediler. Fransızcaya rusçadan step olarak giren, bozkır anlamına gelen bu sözcüğe Fransızlar Rusça kökenli, Ruslar Türkçe kökenli derken anlı şanlı TDK'miz ise bu sözcüğü Fransızlardan arakladığı için Fransızca kökenli diyor !!!
Umarızki Ulu önder Atatürk'ün kurduğu  yıllardaki işlevini yerine getirmeye vesile olan birileri çıkarda TDK'ye çeki düzen verir.

Bin yıl öncesine kadar yerleşik yaşama geçemedikleri, göçebe oldukları iddia edilen Türkler neden taştan yapılar topluluğu anlamına gelen kent sözcüğünü binlerce yıldan beri neden kullanmış diye hiç birimiz düşünmeyiz !!!
Düşünemeyizde çünkü bize kent sözcüğünün ne anlama geldiği öğretilmemiş...
Oysa ön Türk Sümerlerin göç ettikleri  Anu, Karakum Göksuri uygarlığından kalma kerpiçten evlerden oluşan, binlerce yıldan önce kalma devasal kentler hala ayaktalar. Anu, Göksuri uygarlığından önce yerleşik yaşama geçerek binalardan oluşan kentler kuran uygarlık yoktu ...
Düşüne biliyormusunuz, mezepotamya daha taş devrini yaşarkan, Sümerler mezopotamya ya uygarlığı getirmeden önce, Sümerce Korugan yani korunulan yer anlamına gelen kerpiçten yapılmış Anu karakum kurganlarının ocak ve pencereleri olduğunu !!!
Anu,Karakum Göksuri uygarlığından ve Sümerlerden önce insanlık kerpiçten evler ve kentler inşa etmesini henüz bilmiyorlardı.
Keza, eski mezopotamya denilen  güney Iraka  hayvancılığı, tarımı, sanatı, tıp bilimini ,gök bilimini, kentleşmeyi kısaca günümüzde  kabile devletlerinin bile hala ulaşamadıkları uygarlığı ön Türk Sümerler mezopotamya ya 8 bin yıl önce getirmişlerdi.
Anu ve Sümer kent kalıntıları doğal nedenlerden dolayı zarar görselerde büyük bir kısmı günümüzde hala ayaktadırlar.
Görseller Türkmensitan, Mari/Merü/ eyaletinde  Fransız resmi haber ajansı AFP  çekmiş 15/04/2013 saat 11:40 yayınlamıştır.
AFP, Bülent arınç'ın elinde oyuncak olan AA gibi tayyip propagandası yapmıyor...
Astarsız suratlar utanırmı onuda bilmiyorum !!!

K.E.